Hava Durumu

Yarı yıl tatili şen ve neşe içinde geçsin

Yazının Giriş Tarihi: 18.01.2023 14:04
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.01.2023 14:04

Bugün 2022-2023 eğitim ve öğretim yılında karnelerini alarak evlerine koşan çocuklarımızı karşılamaya hazır mıyız?

Kapıdan girer girmez zaten çalışmadın ki aldığın notlardan ne bekliyordun sözlerini sakın çocuklarımıza söylemeyin.

Onlar bizim geleceğimiz, yarının Türkiyesi'ni yönetecek çocuklar bunu hiç unutmayın çünkü bu ülkenin geleceği onlardır.

Lakin her insanın bir ışığı var ama, çocuklarımızdan yayılan ışık daha güçlüdür.

Eğitimci olduğum için olaylara eğitimci gözüyle baktığımda sokaklarda trafik ışıklarında araçların  önünü kesen ve bir lokma ekmek için dilenen çocuklardan gelecekte ne bekleyebiriz ki oysaki bu çocukların geleceğe iyi bakabilmesi için sağlıklı bir ortama ihtiyaçları vardır.

Yoksulluk çocuk üzerinde görülen en büyük beslenme yetersizliğidir. Sağlıklı beslenemeyen çocuk ilerleyen yaşlarında sağlıklı karar verme yetkisinden uzak kalır.

Oysaki, Anayasa'mızdaki sosyal devlet nerededir? Besleyebileceğin  kadar çocuk ve sağlıklı nesil ülkelerin kaderleri olmalıdır.

Annelerin eğitimsizliği, babanın işsizliği yeşeren neslin felaketi olmaktadır. Küresel işsizliğin hızla yayıldığı bir dünyada gençlerimize ne yazık ki iş imkanı sağlayamıyoruz. Bizim çocuklarımız sınava girdiği halde dışarıda kalmaları bizleri düşündürmüyor mu?

Yoksulluğun sonu açlıktır, açlık vücuttaki organların yok olmasını sağlayan en büyük etkendir.

Yoksulluk şiddetin en kötü şeklidir. Açlık hastalık getirir, insanlarda özgüvensizlik yaratır, şiddet yaratır.

Çünkü yoksul beden ezikliktir, bizler dünyada birlik, beraberlik huzur ve sağlıklı yaşamı bir türlü sağlayamadık ki bunlara yapacak çözümleri arayalım.

Çalışma ofisimize bakın çalışanlara gelen yemeklerin ve ekmeklerin yüzde 50'si israf edilmekte ve çöpe gitmektedir. Oysaki onlara muhtaç ne kadar insan ve hatta sokaklarda yaşayan hayvanların olduğunu düşünmek lazım.

Osmanlı İmparatorluğu'nun en güzel örneklerinden biriside vakıflardır, örnek olarak düşünelim çeşitli şehirlerimiz de aş evleri yaptırmışlar camilerin yanına imaretler açmışlar bölgede yaşayan yoksul aileler varsa çocuklarının karnını doyurmaları sağlansın diye.

Bakın ithalat yaptığımız komşularımızla aramızda bir kriz çıktı mı? Bizim üreticimizin malları ellerinde kalır,, aslında komşularımızda yaşayan halklarla bir sorunumuzun olduğu söylenemez. Halkı da onu yönetenin yanlış kararları sonrası oradaki halkında açlıkla karşı karşıya kalması gerçeği vardır.

Bizde de madalyonun yüzü farklı olmadı mı, halk ucuz sebze yeriz düşüncesini beklerken rant geliri elde etmek isteyen kişiler yüzünde halk pahalı sebzeleri tüketmek mecburiyetinde kalmadı mı?

Balık çok çıktığı zaman 'fiyatlar düşmesin' diye balığın büyük bir kısmını denize dökmedik mi? Ama tüketiciyi koruyan yasalar uygulansa  oto kontrol mekanizması çalışsa halkın yararına kararlar kontrol edilse fakir fukara daha rahat bir nefes almayacak mı diye sorarım kendi kendime...

Hadi hayırlısı evinde  sıcak çorbası olmayan insanlara sabır diliyorum. Yarının gençleri ve ülke yöneticilerini şimdiden bu ülkeye hazırlamakta önce anne ve babanın sonrada öğretmenleri olduğunu unutmayın!

Bizi yönetenlerde lütfen bu gencecik fidanların dalları budaklansın kök salsın onlara elinizden geleni aksatmayın ülkem bu çocuklar sayesinde ayakta duracaktır.

Evine karnesini getiren çocuklarımızı okşayarak, 'Bu notları sen getirdin daha iyisini de sen getireceksin' diye motive etme zamanı olduğunu unutmayın.

Ben şimdiden çocuklarımızı onları okutan öğretmenlerimizi kutluyor yarıyıl tatilinde mutlu ve mesut olmalarını diliyorum.

Saygılarımla.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.