Gazete manşetlerine baktığım da içim ürperdi Putin Avrupa’yı tehdit ediyor 3 dünya savaşı çıkabilir diyor. Sanki AVM eşine dostuna oyuncak silah alarak sohbet ediyor diye düşünürsünüz. Böyle bir mantıksızlığı düşünmek bile insanın içini ürpertiyor.
Bunların asıl görevlerinin halklarının mutluluğu olduğunu ne kadar çabuk unuttuklarıdır. İsveç’te kuran yakılıyor, ülkede PKK mensupları cirit atıyor ve bu ülke Nato’ya giriyor garipsedim mi hayır zaten olduğu yerde yürüyemeyen boş alanla tokalaşan Biden bile bunlara Güneydoğu da kucak açmadı mı?
Avrupa ülkeleri Türk ve İslam alemine haçlı zihniyetini mi bıraktı hayır o zaman boş havan da su dövmenin de hiç bir anlamı yok bence ülke olarak dik ve diri olmaktan başka çaremiz de yok.
Biz nedense millet olarak biraz vurdum duymaz olmaya mı gidiyoruz ne hiç yapıcı yönümüz yok birinin ak dediğine muhakkak diğerimiz kara demeye alıştık. Bir pikniğe gidelim götürdüğüm torba içerisinde ki mangal malzemelerin atıklarını oturduğumuz yerde bırakıp giden bir insan topluluğu olmadık mı sanki bir daha oraya gelmeyecekmişiz gibi çok garip değil mi?
Piknik alanında gördüğümüz çiçekleri yani örneğin Dağ Lâleleri'ni koparak yanımızdakilere jest yapmadık mı? Peki sormak lazım kopardığınız o güzelin doğa süslerini eski yerlerine koyma şansları var mı hayır neden o zaman o doğayı katlederiz.
Neden kopardığımız o güzel çiçeklerden dolayı onlardan sessizce hiç özür diledik mi? Bir daha böyle salakça, alçakça, bencilce şeyler yapmayacağına, her canlının yaşam hakkına saygı duyacağıma dair söz verdik mi?
Bir şeye sahip olmaktan ziyade, o şeyin güzelliğine, varlığına sevinmek, ona değer vermek ve yaşatmak, herkesin eşit şekilde fayda görebilmesini sağlayabilmek, paylaşabilmek, evrensel değerlere, adalete, vicdana inanmak ve saygı duymak, o kişiyi daha çok “İnsan” yaparak mutlu etmesi yetmiyor mu acaba.
Sonuçta; şunu düşünmeden edemiyorum bunca para silahlanmaya değil de insanların refahı için kullanılsa daha güzel değil mi? Putin’le Biden’in iki dudağı arasından çıkacak belirsizlikle yaşamak ne kadar doğru olacak sormak lazım. İnsanların savaşlarla birbirlerini yok etmedikleri, gelecek kaygılarının olmadığı, ekonomik, kültürel ve sosyal olarak dünya nimetlerinin doğaya zarar vermeden eşitçe paylaşıldığı, her canlının yaşam hakkına saygı duyup, hiçbir canlının şiddete maruz kalmadan özgürce, kardeşçe, dostça, sevgi dolu bir “Dünya”da yaşaması, herkesin esas beklentisi olmalıdır diye düşünmekten de kendimi alamıyorum.
Dünya insanlığını felakete sürüklemeyen dünya liderleri olmalı ve sadece halkının mutluluğunu düşünmeli bunda güzel hiç bir şey olmayacağı kesin kopardığınız bir şeyi eski haline getirmeniz zor.