Seçim kazanmak

Türkiye’de ilk sandık bilindiği gibi çok partili hayata geçtiğimiz 1950 yılında hayata geçti.

1950 yılında sandık başına giden seçmen fikirlerine değer verdiği siyasi partiyi iktidara getirdi, dünya görüşüne uymayan parti yada partileri de muhalefette bıraktı.

Seçmen o gün bugündür sandık önüne geldikçe tercih kullanıyor, ülke yönetiminde söz sahibi olmak isteyen ve derdini kendisine iyi anlatan partileri bir yada birden fazla dönem iktidara getiriyor.

14 Mayıs Pazar günü sandığa giden seçmen 28. Dönem TBMM’de görev yapacak milletvekillerini seçti. Aynı gün yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde ise kararını net bir şekilde sandığa yansıtmayınca sonuç 28 Mayıs Pazar günü yapılacak ikinci tura kaldı.

Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi siyasi partiler hemen her seçim öncesi seçmenin karşısına çıkıp iktidara geldiklerinde yapacaklarını bulabildikleri tüm iletişim kanalları vasıtası ile seçmene ulaştırmaya ve onlardan dönüş almaya çalışıyorlar.

Birkaç kez daha bu sütunlarda belirttiğimiz gibi Türk seçmeni iki turlu seçim ile ilk kez geçtiğimiz 14 Mayıs tarihinde yapılan seçimde tanıştı, olup biteni tam olarak anlayamamış olacak ki sandıktan bir tarafı galip olarak çıkartamadı.

14 Mayıs tarihinden sonra her iki tarafta da müthiş bir çalışma temposu var, cumhur ittifakına mensup siyasi partiler uzun yıllarıdır iktidarda bulunmanın verdiği kadrolaşma ve avantaj ile seçim kazanmaya çalışırken millet ittifakı da rakibinin avantajını yok ederek seçim kazanmaya çalışıyor.

Sürekli belirtiyoruz siyasetin hayatımıza bu kadar egemen olması ülke sınırları içerisinde yaşayan hemen herkesi “siyaset bilimcisi” olmaya zorluyor, Bütün bunların üzerinde birde 2018 seçimleri ile hayatımıza giren Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi eklenince memleketin tamamı iktidara sahip olmak gibi bir mecburiyet içerisine giriyor.

Seçime artık sayılı saatler kala her iki ittifakta bir anlamda taktik savaşı verir duruma geldi, kendileri için dezavantaj olan engelleri avantaja çevirmek adına sabahlara kadar yapılan programlar gün içerisinde sahada uygulamaya konuluyor.

Seçim kazanmak adına yapılan tüm çalışmaların sahaya ne kadar yansıdığını, seçmenin bu çalışmaları nasıl algıladığını 28 Mayıs Pazar günü sandıklar kapandıktan ve oy sayımı yapıldıktan sonra öğrenmiş olacağız.

Uzun yılardır kazandıkları seçim dolayısı ile özgüvenli bir şekilde siyaset yapan Cumhur İttifakı ile 2019 yılında yapılan yere seçimde üstünlük sağlayan ve iktidarın farkına varan Millet İttifakı'nın mücadelesi bu özellikleri dolayısı ile nefes nefese geçiyor.

Nefesi fazla olan 28 Mayıs akşamı bu yarıştan galip çıkacak.

Kaybeden taraf ise kazanmak için bir dahaki dönemi bekleyecek.