Çocuklarımız neden yabancı dil öğrenemiyor?

Ülkemizin uzun yıllardır süre gelen temel eğitim sorunlarından biri de yabancı dil öğrenimi.

Neden bir Filipinli, Afgan veya Hintli çocuk akıcı İngilizce konuşabiliyor da o kadar yıl İngilizce dersi almasına rağmen bizim çocuklar konuşamıyor?

Cevabı çok basit; dil eğitimini olması gerektiği gibi vermiyoruz.

Yıllardır İngilizce dersleri 30-35 kişilik sınıflarda, seviyesi birbirinden farklı öğrencilerin birlikte aldığı, gramer (dil bilgisi) ağırlıklı verilen bir ders şeklinde işleniyor. Sonra derslerden geçen çocuklarımız sadece dil bilgisini öğrenip, sessiz sessiz köşesine çekiliyor. Bir kısmı anlıyor ama konuşamıyor, çok büyük kısmı da ne anlıyor ne de konuşabiliyor.

Bakınız Filipinli gençler, çok iyi İngilizce konuşabildikleri için dünya denizcilik sektörünün en çok aranan denizcileri durumundalar. Bunun farkında olan ve yıllardır İngilizce eğitimine yatırım yapan Asya kıtası ülkeleri dünyanın en büyük denizci tedarikçisi listesine liderlik etmeye devam ediyor. BIMCO 2023 raporuna göre, 350 bin gemici ve 200 bin zabit olmak üzere 550 bin Filipinli denizci dünya denizlerinde çalışıyor ve bu kişilerin ülkelerine gönderdikleri para yıllık 6 milyar dolar civarında.

Çalışkan bir genç nüfusa sahip olan ülkemiz neden bu listenin en başında olmasın ki!

Millî Eğitim Bakanlığı'nın son dönemde geliştirdiği Çoklu Yabancı Dil Eğitim Modeline katkısı olması açısından naçizane önerilerimi de iletmek isterim;

* İngilizce eğitimleri normal derslerden farklı şekilde verilmeli. Sene başında tüm öğrencilere İngilizce seviye tespit sınavı yapılmalı ve aynı seviyedeki öğrenciler, İngilizce derslerinde aynı sınıfta oturmalıdır. Normalde ayırımcılık olmasın diye şu an öğrenciler sınıflara başlangıçta rastgele dağıtılıyor. Ancak dil eğitiminde gerçekten başarılı olabilmek adına öğrenciler İngilizce seviyesine göre sınıflara yerleştirilmeli ve her eğitim yılı başında tekrar yapılacak seviye tespit sınavları ile gerekiyorsa sınıflar arası yer değişiklikleri sağlanmalıdır.Başarı için başka çaresi yok bunun.

* İngilizce haftalık ders adetleri en yüksek seviyeye çıkarılmalı ve konuşma derslerine ağırlık verilmeli, İngilizce Öğretmeni norm kadroları buna göre arttırılmalıdır.

* Yabancı misafir eğitmelerle yüz yüze veya uzaktan konuşma grupları oluşturulmalı, öğrencilerin o hafta öğrendiği konular üzerinden pratik yapılmalıdır.

* Çocuklar her sene sonunda devletin yapacağı TOEFL, IELTS benzeri konuşma yetkinliğini de içeren bağımsız sınavlarla ölçümlenmelidir.

Amerika’yı tekrar keşfetmeye yok aslında. Bakanlığın oluşturacağı bir komisyon, Filipinler gibi ülkelere giderek İngilizce eğitim sistemlerini inceleyip bize entegre edebilirler.

Tüm dünyanın artık bir köy olduğu bu çağda İngilizce bilmeyen gencimizin kalmaması gerekiyor. Ülkemizin ve çocuklarımızın geleceği için dil sorunu muhakkak çözüme kavuşturulmalıdır.

Şimdilik sağlıcakla kalın!