Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e “Gazilik unvanı ile mareşal” rütbesinin verilişinin 100’üncü yıldönümü ve Gaziler Günü’nü kutlamanın heyecanını yaşıyoruz…
Şehit annelerimiz, babalarımız, eşleri ve çocukları başımızın tacıdır. Her zaman söylüyoruz sizleri görmezden gelirsek biteriz. En büyük değerimiz sizlersiniz. Biz birbirimize sahip çıkmalıyız. Değerlerimize sahip çıkacağız. Devlet mi millet için, millet mi devlet için var? Her ikisi de birbiri için var. Millet devletin daim olması için canını feda ediyor. Bu bizler için en büyük gurur. Şehitlik en büyük mertebedir bizler için sonrasında gazilik geliyor. Şehir ve gazilerimiz başımızın tacıdır. Ne isterlerse yapmak için canla başla çalışmalıyız..
“Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.” Bizlerin canı vatana fedadır. Sadece yılda bir kez hatırlanmalarına gazilerin yakınları ile yaptığım görüşmede üzüldüklerini söylediler. Her zaman hatırlanmak istiyorlar. Bu cennet vatan için gözünü kırpmadan ölüme yürüyen kahraman şehitlerimiz ve gazilerimizin yakınlarının ve kendilerinin de hayat şartlarının güzelleştirilerek kimseye muhtaç olmadan hayatlarını idame ettirmelerini istiyorlar. Evlatlarına babalarını, eşlerine hayat arkadaşlarını, anne ve babalarına ise evlatlarını emanet eden devlet kendilerini yalnız bırakmamalıdır. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan her bireyin gazilere ve şehit yakınlarına sahip çıkmaları, siyasi ve bürokratların şehit ve gazi derneklerine eşit ölçüde değer vermeleri gerekmektedir.
Şehit ve gazilerimizi yalnız bırakmamalıdır.