Bu kadar yenilgiye Yüksel Ercan nasıl dayansın?

27 Nisan 2024 cumartesi günü Ankara’da yapılan İYİ Parti kurultayında tarafı olduğumuz Koray Aydın’ın kaybetmesi ile psikolojimiz ciddi şekilde bozulmuştu. Kurultay sonrası Ankara’dan dönüşte hiç durmadan sağanak halinde yağan yağmur ve olumsuz hava şartları dolayısı ile bir anda sağlığımızda bozuldu.

Ankara’dan döndük müthiş bir baş ve boğaz ağrısı, beraberinde üşüme derken “acaba üçüncü kez COVID mi olduk” diye endişe ederken yaptırdığımız test sonucu COVID olmadığımız ortaya çıkınca bozulan moralimiz biraz olsun düzeldi.

Ancak soğuk algınlığı dolayısı ile sesimiz kısılınca bize tedavi sonrası ilaç veren doktor arkadaşımız “Hazır fırsat evde Pazartesi, Salı dinlen, Çarşamba zaten 1 mayıs tatil, beni dinleyeceğini sanmıyorum ama dinleme zahmetine katlanıp Çarşamba gününe kadar istirahat edersen Perşembe sabahı bir şeyin kalmaz, normal mesaine devam edersin” dediğinde “Bu sefer seni dinlemekten başka çare kalmadı” dedik.

Doktorun söylediği tedavi yolunu takip ettik evde bize verilen ilaçları hiç aksatmadan kullandık ve zaman geçtikçe sağlığımızın beklediğimizden daha kısa sürede düzeldiğinin farkına vardık.

Ancak işin psikolojik tarafı ile nasıl baş edeceğimiz konusunda inanın hiçbir bilgiye sahip değiliz.

MHP sonrası bilindiği gibi arkadaşlarımız ile birlikte İYİ Parti'de siyaset yapmaya başladık, İşin doğrusu İYİ Parti'nin kurulduğu günden itibaren Türk siyasetinin yapısını değiştiren başarılarının devam edeceğini bu durumunda vatandaş aşısından son derece faydalı olacağını düşünüyorduk.

İlk dönemler aslında iyi geçti.. 2018 yılında yapılan genel seçimde alınan başarı 2019 yılında ki yerel seçimde CHP ile yapılan ittifak ile gelen beklenmedik başarı bir anda İYİ partiyi siyasetin yıldızı yapmaya başlamıştı.

14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı genel seçimi öncesindeki kurucu genel başkan Meral Akşener ile birlikte yaklaşık 3 yıllık zaman diliminde katıldığımız yurt gezileri sırasında İYİ Parti'nin oy oranının yüzde 18’lere çıktığı hemen herkes tarafından kabul ediliyordu.

Ancak seçim tarihi yaklaştıkça “masadan kalktı, masaya neden oturdu?” şeklindeki hepimizin yakından şahit olduğu süreç o zamana kadar oy yüzdesi çok yukarılarda görünen İYİ partinin yıldızının da yavaş yavaş kararmaya başladığına işaret etti.

14 Mayıs milletvekili seçimi için süreç başladığında bizde 44 arkadaşımız ile birlikte Kocaeli aday adayı olarak başvurumuzu yaparak beklemeye başladık.

İYİ Parti Genel Merkezi'nin açıkladığı listede 8. Sıradan aday gösterildiğimiz andan itibaren “Mesele Yüksel Ercan’ın meselesi değil memleket meselesidir” diyerek gece gündüz demeden koşturmaya başladık.

14 Mayıs tarihinde içerisinde İYİ partinin de bulunduğu “Altılı masa” seçimde başarılı olamadı, TBMM’de üstünlük Cumhur ittifakı tarafından sağlandı, biz vekil seçilemedik Cumhurbaşkanlığı seçimi 28 mayıs tarihinde yapılacak ikinci tura kaldı.

Bizde bu arada bir taraftan  bünyesinde İYİ partinin de bulunduğu millet ittifakının başarısız olması o süreçte bizimde vekil seçilememizaynı gün iki yenilgi ile karşı karşıya kalmamıza sebep oldu.

28 mayıs tarihinde Cumhur ittifakının adayı Recep Tayyip Erdoğan kazandı, Millet ittifakının adayı Kemal Kılıçdaroğlu kaybetti bizde 15 gün içerisinde üçüncü yenilgimizi almış olduk.

Genel seçim sonrası sıra yerel seçime geldi, Normal şartlarda 2019 yılında CHP ile yapılan ve olağanüstü başarı kazanan millet ittifakının 31 mart 2024 tarihinde de tekrarlanacağı ve 2019 yılında kazanılan başarının katlanarak artacağı düşünülürken bir anda “Yerel seçime özü başımıza katılacağız “ kararı çıktı.

İYİ Parti genel merkezinden çıkan bu karara partinin bir üyesi olarak katkı sunmaktan başka çare kalmayınca yerel seçim takvimi başlar başlamaz ikamet ettiğimiz yerleşim merkezinde İYİ partiden belediye başkan adayı olan arkadaşlarımız ile belki milletvekili genel seçiminden daha yukarıda bir performans ile koşturmaya başladık.

31 Mart akşamı sandıklar açıldığında CHP seçimden birinci parti olarak çıktı ancak sonuçlar İYİ parti açısından tam bir hayal kırıklığı olunca bizde beşinci yenilgiyi almış bir siyasetçi olarak yorgun-bitkin bir şekilde evin yolunu tuttuk.

Seçim sonrası İYİ Parti genel başkanı Meral Akşener “bütün sorumluluk bende 27 nisan tarihinde seçimli kurultay yapacağız ve ben aday olmayacağım” açıklaması yapınca İYİ parti yeni bir istikamete doğru yol almaya başladı.

27 Nisan tarihinde yapılan seçim öncesi yarışta Koray Aydın’ı destekleyeceğimizi tüm Türkiye’ye ilan ettik elimizden geldiği kadar kongrenin kazanılması adına çalışma yaptık ancak kongre delegenin kararı ile Müsavat Dervişoğlu lehine olunca altıncı yenilgimizi de almış olduk.

Üstelik taraftarı olduğumuz Fenerbahçe son dört haftaya Galatasaray’ın dört puan gerisinde giriyor.

Bu kadar yenilgi içerisinde bir tek sevincimiz kendisine oy verdiğimiz mahallemizin muhtar adayının seçim kazanması oldu.

Bu kadar olumsuzluk karşısında psikolojimizin de vücut sağlığımızın da yerli yerinde olmasını beklemek işin doğrusu hayal olacaktır.

Sanatçı Sezen Aksu bir eserinde “Alışmalıyız kendi yaramızı kendimiz sarmaya” diyor.

Ancak bizim aldığımız yaralar öyle kolay kolay sarılacak gibi değil.

Tahribat tahmin edilemeyecek kadar fazla zira.