Hava Durumu

Amin

Yazının Giriş Tarihi: 01.11.2021 10:44
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.11.2021 10:44

Bu yazıyı okumaya başlamadan önce kendini en net hatırlayabildiğin çocukluk yıllarına dönmeni rica ediyorum.

Okumaya devam etmeden önce de, o yaşlara ait hatırlayabildiğin birkaç güzel a’nı gözünün önüne getir!

***

Ailen ile ilk alışverişin, ilkokula başladığın gün, ilk samimi arkadaşın, ilk oyuncağın, ilk öğretmenin, ilk aşkın…

Bisikletten düşüp dizini kanattığın ilk an,komşu amcalar-teyzeler, annen-baban, deden-ninen!

***

Çok şey geçti gözünün önünden değil mi?

Şimdi yazıyı okumayı bırakıp arkana yaslan ve o yılları düşünmeye devam et varsa albümleri karıştır,

O resimdekiler kim bilir şimdi nerede desem!

Bir süre sonra duygulanıp gözlerin bile dolabilir, belkide ağlarsın!

***

Peki şimdi ayağa kalkıp aynaya bakmanı rica etsem, kendini hatırladığın o ilk yaşların da ki yüz hatların ile yüzünün şimdiki halini kıyaslamanı istesem!

Resmen evrim geçirmişiz değil mi?

Hey gidi günler hey!

Evet; Zaman durduğu yerde durmuyor, o çocukluk yıllarımız, çocukluk arkadaşlarımız, mahalle büyüklerimizin pek çoğu!

Belki anne babamız, belki dede ve ninemizin bazılarıhayatta değil!

Tıpkı ondan öncekiler gibi.

Bu vesile ile Allah hepsine gani gani rahmet eylesin.

Şimdi yaşayanlar da bir zaman sonra ölecek!

Bizde!

***

Evet; İfadesi bile hiç hoş değil ama bir gün biz de öleceğiz

Hayat böyle, düşün ki peygamberler bile ölmüş?

Yani Allah hem geçinden hem de sıralı ölüm versin, eninde sonunda sıra bizlere de gelecek, ne tuhaf bir duygu değil mi?

Biz de o ne olduğunu bilmediğimiz duyguyu bir gün yaşayacağız!

***

Kimler kimler ölmemiş ki!

Mısır piramitlerinin inşaatında çalışan en gariban kölede ölmüş firavun da!

Göbekli tepenin mimarı da ölmüş, etrafındaki yardakçıların tanrılaştırdığı Kral Odin’de,

Aşık Veysel,Aristo, Pir Sultan Abdal, Diyojen, Fatih, Atatürk…

 

Şimdide sıra biz de ve biz de bizi yönetenlerde!

Yani bir gün hak vaki olduğunda sayınErdoğan, sayın Bahçeli, sayınKılıçtaroğlu ve diğerleri…

Hepsi!

Yani herkes bir gün tarih olacak, yaşadıkları ve yönettikleri dönem gibi, Vahdettin, Abdulhamit, İsmet İnönü gibi, Sevdiklerimiz de sevmediklerimiz de!

Yani demem o ki şu fani olduğunu kabul ettiğimiz dünyada her şey gittikçe zorlaşırken ÖLÜM VARKEN!

Herkes birbirine adım atsa ve kalan hayatı biraz güzelleştirse ne olur!

Önce kendimizle barışsak! Sonra kiminle bir hesabımız varsa!Tabuta girmeden, son gün gelmeden!

Arayıp Desek ki, kardeş gel bir çay içelim! Artık kiminle bir hesabımız varsa! Helalleşsek!

Şu virüs yüzünden kimsenin ölümüne şaşıramaz yadırgayamaz yetişemez olduk, yakaladığını götürüyor.

***

Yani ben Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın yerinde olsam ararım Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu!

Ya Kemal beytamam rakibiz ama düşman değiliz, siyaset bir yana ikimiz de bu ülkeyi yönetme isteği ile yola çıktık, her seçimde halk beni seçti, gözüken o ki 10 kere daha seçim olsa, dolar bin lira dahi olsa, bu millet yine beni seçecek, seçecek, ama senin de ekibinin de tecrübe ve yetenekleri var…

Hep ben seçilince sizin bu yetenekler ziyan olacak, gel uzlaşalım!

Kürsülerden birbirimize söylediklerimize bakma, sen de ben de bu ülkenin iyiliğini istiyoruz.

Gelin bir masa etrafında toplanalım, Sayın Devlet Bahçeli Bey’de gelsin, sen de topla son 5 yıl içerisinde kurulan tüm siyasi partilerin Genel Başkanlarını sohbet edelim, görüş alışverişinde bulunalım, millet bizi birlik ve beraberlik içerisinde görsün!

Kırıp dökmeden birbirimize tavsiyelerimizi aktaralım. Partilerinizde görev yapan milletvekillerinizden alanları ile ilgili ihtiyaç varsa bakanlıklar müsteşarlıklar talep edelim, faydalanalım!

Vatandaşlarımıza moral olsun, dostlarımız sevinsin düşmanlarımız üzülsün!

Dört nala geldiğimiz uzak Asya'dan Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket bizim! Dese!

***

Ya inanın bu küçücük adım var ya, şu zor günlerde o kadar iyi gelir ki.

İnsanlarımız mutsuz, umutsuz, gergin, parası olan da öyle olmayan da!İşi gücü olan da böyle, olmayan da.

Toplumsal barışa acilen ihtiyacımız var.

Lütfen Allah rızası için herkes kendi siyasetçilerini uyarsın, yazsın çizsin söylesin.

Toplumsal barış, evvela siyasetçilerin barışmasından geçer, siyasetçilerin barışmasından geçer.

Onlar barışmadan yüzler gülmeyecek, en cesur olanlar ilk adımı atsın.

Bize kürsülerden boğuk sesleri kızgın suratları ile bağıran nutuk atanlarlar yerine, umut veren, sevgiye barışa kardeşliğe dostluğa, adalete, yoksullukla savaşa, birlik ve beraberliğe çağıran güler yüzlü siyasetçiler lazım.

Haberleri izleyemez olduk, lütfen şu ölümlü olduğumuz dünyada kalan ömrümüz ağız tadı ile geçsin.

Ekonomi idi, dış güçlerin müdahalesi idi, işsizlik, kontrolsüz göç, kadın cinayetleri, ötekileşme, torpil, mülakat dini istismarı derken…

Artık bu böyle gitmez.

***

Müslüm Gürses hazretlerinin de bir şarkısında dediği gibi!

Sev bütün insanları, say bütün insanları, kin gütme unut gitsin, geçmişte olanları

Dürüst ol insancıl ol, düşün öbür dünyayı, rakiplerini bile, incitme sakın evlat

Şu canım memleketi siyasetçilerin hırsları için heba etmeyelim, önce kendimizi sonra birbirimizi affedelim, amin.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.