Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hizmete açılan Aydın-Denizli Otoyolu, Ege Bölgesi’nin trafik yoğunluğunu azaltması ve ulaşım ağını güçlendirmesi açısından oldukça önemli bir projedir.
Bölge ekonomisine, tarım ve sanayi sektörlerine sağladığı katkıların yanı sıra, vatandaşların seyahat süresini kısaltması ve konforlu bir ulaşım imkânı sunması beklenen bu otoyol, birçok yönden takdiri hak etmektedir. Bu projede emeği geçen başta mühendisler, işçiler ve tüm çalışanlara teşekkür ederiz. Ancak, projeyi kullanan sürücülerin ve bölge halkının dile getirdiği bazı eksiklikler ve sorunlar, bu önemli yatırımı gölgelemekte ve halkın haklı tepkisine yol açmaktadır.
Viyadük ve Yol Bağlantılarındaki Yükseklik Sorunları
Aydın-Denizli Otoyolu’nda özellikle viyadük bağlantıları ile yol zeminleri arasındaki 5 cm’lik yükseklik farkı, ciddi bir trafik güvenliği sorunu oluşturmaktadır.
Bu yükseklik farkı, araçlarda sarsıntıya yol açmakta, hem konforu azaltmakta hem de güvenliği riske atmaktadır. Hamile kadınlar, kronik böbrek hastalığı bulunanlar ve uzun mesafelerde seyahat eden sürücüler için bu tür bir hata, ciddi sağlık ve güvenlik sorunlarına neden olabilmektedir. Ayrıca, bu tür yükseklik farkları, uzun vadede araç süspansiyon sistemlerinin zarar görmesine ve sürücüler için ekonomik kayıplara yol açabilir.
Bu durum, yalnızca dikkatsiz bir işçilikten kaynaklanmamakta, aynı zamanda projeyi teslim alan kontrol mühendislerinin denetim eksikliklerine işaret etmektedir. Günümüz mühendislik standartlarında, bu tür hataların oluşmaması için detaylı kontroller ve testlerin yapılması zorunludur. Ancak anlaşılan o ki, bu süreçte bazı önemli adımlar göz ardı edilmiştir.
Toprak Kaymaları ve Tek Şerit Uygulaması
Bir diğer önemli sorun ise yol kenarlarında meydana gelen toprak kaymalarıdır. Bu kaymalar, otoyolun belirli kısımlarında trafik akışını tek şeride düşürmekte ve uzun kuyruklara, zaman kaybına yol açmaktadır. Otoyol standartlarında bu tür bir durum, kabul edilemez bir eksikliktir. Toprak kaymalarının en temel nedenleri arasında, çevre düzenlemesinin yetersiz yapılması ve altyapı sistemlerinin sağlam olmaması bulunmaktadır. Özellikle yağışlı havalarda bu sorunların artması, sürücüler için tehlikeyi katlamaktadır.
Bu tür kaymalar, proje sırasında yapılan zemin etüt çalışmalarının yetersiz olduğunu düşündürmektedir. Otoyol projelerinde, çevre ve zemin düzenlemesinin titizlikle yapılması, uzun vadede hem trafik güvenliğini sağlamak hem de maliyetleri azaltmak adına büyük önem taşır. Fakat burada görüldüğü üzere, bu tür önlemler alınmamış ya da gerektiği şekilde uygulanmamıştır.
Trafik Güvenliği: Can Güvenliği ile Doğrudan İlişkili
Trafik güvenliği, sadece yolculuk konforu için değil, can güvenliği için de kritik bir unsurdur. Aydın-Denizli Otoyolu’nda yaşanan bu tür eksiklikler, trafik kazalarına zemin hazırlayabilir. Özellikle yükseklik farkları ve yol kenarındaki kaymalar, sürücülerin kontrol kaybetmesine yol açarak kazaları kaçınılmaz hale getirebilir. Bu noktada, müteahhit firma ve projeyi denetleyen kamu kurumları sorumluluk almalı ve bu sorunların bir an önce çözülmesi için harekete geçmelidir.
Projenin Teslim Alınmasında Denetim Eksikliği
Müteahhit firmalar tarafından yapılan otoyol projelerinde, devletin ilgili birimlerinin denetim rolü hayati öneme sahiptir. Ancak Aydın-Denizli Otoyolu’nda yaşanan bu sorunlar, denetim süreçlerinde ciddi eksikliklerin olduğunu göstermektedir. Bir otoyol projesinde, zemin düzenlemesinden viyadük bağlantılarına, çevre düzenlemesinden drenaj sistemlerine kadar her detay titizlikle kontrol edilmeli ve standartlara uygunluğu belgelenmelidir. Ancak bu projede, bu süreçlerin yeterince hassas yürütülmediği açıktır.
Çözüm Önerileri ve Talepler
Yetkililerden ve projeyi üstlenen müteahhit firmadan, aşağıdaki adımları bir an önce atmalarını bekliyoruz:
1. Yol ve Viyadük Bağlantılarının Düzeltilmesi: Yol bağlantılarındaki yükseklik farkları düzeltilmeli ve bu tür hataların tekrar etmemesi için denetim mekanizmaları güçlendirilmelidir.
2. Toprak Kaymalarının Önlenmesi: Yol kenarındaki toprak kaymalarını önlemek için gerekli çevre düzenlemeleri ve altyapı güçlendirme çalışmaları derhal yapılmalıdır. Ayrıca, bu süreçte zemin etütleri ve dayanıklılık testleri titizlikle gerçekleştirilmelidir.
3. Sıkı Denetim ve Kontrol: Gelecekte benzer sorunların yaşanmaması için müteahhit firmaların çalışmaları daha sıkı denetlenmeli ve iş teslim süreçleri standartlara uygun olarak yürütülmelidir.
4. Sürücü Bilgilendirmesi: Çalışmalar sırasında trafik akışını etkileyen durumlar için sürücülere etkili bilgilendirme yapılmalı ve alternatif güzergâhlar sunulmalıdır.
Aydın-Denizli Otoyolu, bölgenin ulaşım altyapısına değer katan bir projedir. Ancak, bu tür önemli yatırımlarda, proje kalitesinin ve güvenliğinin sağlanması bir zorunluluktur.
Trafik güvenliği, sadece sürücüler için değil, toplumun tüm kesimleri için bir can güvenliği meselesidir. Bu tür eksiklikler, yalnızca sürücüleri değil, ülkenin mühendislik ve inşaat sektörünün itibarını da olumsuz etkilemektedir.
Umuyoruz ki, yetkililer bu sorunlara hızla çözüm bulur ve gelecekte daha sağlam ve güvenli projelere imza atılır.